Zeytin yaprağının gizli gücü: Oleuropein ve Hidroksitirosol sağlık için umut vadediyor
Zeytin yaprağında bulunan Oleuropein ve Hidroksitirosol maddeleri sağlık açısından büyük önem taşıyor. Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen etkinlikte zeytinin mitolojik geçmişi, fenolik yapısı ve kalp sağlığı üzerindeki etkileri bilimsel verilerle anlatıldı.
Editör
Zeytin yaprağının gizli gücü: Oleuropein ve Hidroksitirosol sağlık için umut vadediyor
İYİ PSİKOLOG / TÜRKİYE
Zeytin ve zeytin ürünlerinin sağlığa katkısı bilimsel verilerle yeniden gündemde
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, “Zeytin Yaprağından Elde Edilen Oleuropein ve Hidroksitirosol’ün Gıdalarda Kullanılması ve Önemi” başlıklı çevrim içi bir etkinlik düzenledi. Üniversite Kültürü dersi kapsamında gerçekleştirilen etkinliğe konuşmacı olarak katılan Dr. Öğr. Üyesi Salih Tuncay, zeytin ağacının tarihsel ve mitolojik geçmişinden başlayarak, bilimsel özelliklerine ve insan sağlığı üzerindeki etkilerine kadar birçok noktaya ışık tuttu.
Zeytin ağacı: Efsaneden beslenmeye uzanan köklü bir miras
Sunumunda zeytin ağacının mitolojik kökenlerine değinen Dr. Tuncay, zeytin ağacının insanoğlunun yeryüzü yolculuğunda anlamlı bir simge haline geldiğini ifade etti. Mitolojik anlatılarda, Hz. Âdem’in Tabor Dağı’na gömülmesiyle topraktan yeşeren zeytin ağacının, insanlıkla Tanrı arasındaki barışın sembolü olduğuna vurgu yaptı. Zeytin ağacının zor yetişme koşullarına rağmen insan emeğini cömertçe ödüllendiren yapısının, onu sadece bir bitki değil, bir kültür öğesi haline getirdiğini belirtti.
Zeytin ve ürünleri fenolik bileşikler bakımından sağlık dostu
Dr. Tuncay, Türkiye’nin zeytin ağacı sayısı bakımından dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olduğuna dikkat çekerek, zeytincilik sektörünün yalnızca tarımsal değil, aynı zamanda endüstriyel anlamda da büyük potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Akdeniz tipi beslenmenin önemli bir parçası olan zeytin ve zeytinyağı, içeriğindeki yüksek fenolik bileşiklerle başta kalp ve damar sağlığı olmak üzere pek çok alanda koruyucu özellikler taşıyor.
Oleuropein: Zeytin ağacının savunma sistemi insanı da koruyor
Etkinlikte en çok dikkat çeken başlıklardan biri, zeytin yaprağında yoğun olarak bulunan Oleuropein maddesi oldu. Dr. Tuncay, bu bileşiğin zeytin ağacının doğal dayanıklılığında önemli bir rol oynadığını belirtti. Oleuropein’in güçlü antioksidan özellikleri sayesinde hastalıklara karşı koruyucu bir bariyer oluşturduğunu ve zeytinin karakteristik acı tadından da sorumlu olduğunu dile getirdi.
Hidroksitirosol: Kalp sağlığını destekleyen doğal bileşen
Zeytin meyvesi ve zeytinyağında bulunan bir diğer güçlü bileşik olan Hidroksitirosol’ün, bilimsel verilere göre kalp rahatsızlıklarında destekleyici olarak kullanılabileceğine dikkat çekildi. 20 gram zeytinyağında en az 5 mg Hidroksitirosol bulunması durumunda bu yağın kalp hastalıklarına karşı koruyucu olarak sınıflandırılabileceğini belirten Tuncay, bileşiğin antiinflamatuar ve damar sağlığını destekleyici etkiler taşıdığını vurguladı.
Bilimle desteklenen geleneksel değer: Zeytin ve insan sağlığı
Zeytin ağacı ve ürünleri, yalnızca kültürel veya gastronomik bir miras değil, aynı zamanda bilimsel olarak da değerlendirilen bir sağlık hazinesidir. Oleuropein ve Hidroksitirosol gibi fenolik bileşikler, bağışıklık sistemini güçlendirme, damar sağlığını koruma ve hücresel yaşlanmayı yavaşlatma gibi etkileriyle ön plana çıkıyor. Dr. Tuncay’ın da vurguladığı gibi, bu bileşenlerin beslenmede düzenli olarak yer alması, birçok kronik hastalığın önlenmesinde doğal destek sunabilir.
