Buzullar Eridikçe Su Krizi Daha da Belirginleşiyor

Dünya Su Günü kapsamında su krizine dikkat çeken uzmanlar, buzulların erimesinin su kaynaklarını ve ekosistemleri tehdit ettiğini vurguluyor. Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) Başkanı Yaşabey Kalebaşı, suyun bilinçsiz tüketiminin ekonomik kayıplara neden olabileceğini ve acil önlemler alınmazsa dünya gıda güvenliğinin tehlikeye gireceğini belirtiyor.

Buzullar Eridikçe Su Krizi Daha da Belirginleşiyor

Buzullar Eridikçe Su Krizi Daha da Belirginleşiyor

İYİ PSİKOLOG / TÜRKİYE

Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşabey Kalebaşı, Dünya Su Günü kapsamında yaptığı açıklamada, dünyadaki tatlı su kaynaklarının %70’inin buzullarda olduğuna dikkat çekerek, buzulların erimesine karşı acil eyleme geçilmesi gerektiğini vurguladı. Tarım ve sanayideki bilinçsiz su kullanımının hem tüketim hem de kirlilik anlamında kriz oluşturduğuna dikkat çeken Kalebaşı, dünya gıda üretiminin yarısından fazlasının risk altında olduğunu belirtti.

Erime sonucu doğal afetler ve kuraklık artıyor

Dünya Su Günü’nün bu yılki temalarından biri olan "Buzulların Korunması", tatlı su kaynaklarının geleceği için kritik bir noktada olduğumuzu gösteriyor. BM tarafından yapılan açıklamalarda, buzulların erimesinin su döngüsünü daha öngörülemez hale getirdiği ve ekosistemlere ciddi zararlar verdiği belirtiliyor.

Su krizi ekonomik kayıpları da beraberinde getiriyor

Kalebaşı, su krizinin önlenmemesi halinde ekonomik kayıpların da artacağını belirtti: "Araştırmalar, 2050 yılına kadar dünya gıda üretiminin yarısından fazlasının risk altında olduğunu gösteriyor. Yaklaşık üç milyar insan, su kaynaklarının azaldığı veya istikrarsız olduğu bölgelerde yaşıyor. Aynı zamanda su krizinin dünya genelinde Gayrısafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) kaybına neden olabileceği ve ortalama %8’lik bir ekonomik daralmaya yol açabileceği belirtiliyor."

Güvenli olmayan suyla sulanan tarım arazileri tehlike oluşturuyor

Günümüzde su kaynaklarının %69’u tarımda, %19’u sanayide ve %12’si evsel kullanımda harcanıyor. Kalebaşı, vahşi sulama yöntemlerinin su kaynaklarını hızla tükettiğini ve toprak yapısını bozduğunu belirterek şunları söyledi:

"Dünya genelinde yaklaşık 30 milyon hektarlık tarım arazisi, güvenli olmayan suyla sulanıyor. Bu, hem su kaynakları hem de gıda güvenliği açısından büyük bir risk. Modern sulama sistemlerine acil olarak geçilmesi gerekiyor. Ayrıca, sanayide belirli bir seviyenin üzerinde su tzerinde su t\u00fketen işletmelerin yer altı su kaynaklarını kurutmalarının önlenmesi şart."

Türkiye su fakiri bir ülkeye dönüşmemeli

Türkiye’nin su krizine karşı acil tedbirler alması gerektiğini belirten Kalebaşı, "Kullanılabilir su miktarımız kişi başına düşen 1312 metreküple su stresi altında bir ülke olduğumuzu gösteriyor. Nüfus artışıyla bu oranın daha da düşeceği öngörülüyor. Su fakiri bir ülkeye dönüşmemek için yer altı su kaynaklarımızı koruyarak mevcut su yönetimimizi gözden geçirmeliyiz."

Su arıtma sistemlerinde büyük kayıp

Kalebaşı, su arıtma cihazlarının yarattığı su israfına da dikkat çekti: "İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi’nin araştırmasına göre, arıtma cihazları 1 litre içme suyu elde etmek için 5 litre su harcıyor. Ayrıca, cihazların %80’i suyun mineral içeriğini %75 ila %100 oranında azaltıyor. Hem sağlık hem de su tasarrufu açısından arıtma sistemleriyle ilgili bilinçlendirme çalışmalarını artırmalıyız."

www.iyipsikolog.com